Tik

Tik, kişinin isteği dışında aninde gelişen, tekrarlayıcı hareket ve ifadeler olarak tanımlanır. Tik rahatsızlığının sıklı derecesi ve şiddeti, kişiden kişiye değişebilir. Bunun dışında belli bir tik ortadan kaybolurken, yerine farklı bir tik gelişebilir. Bu tür tikler geçici tikler, değişken tikler olarak değerlendirilebilir ve 1 ay ile 1 yıl arası sürebilir. Tik oluşma sebebi henüz tam olarak bilinmemektedir. Bazı kişilerde genetik etkenlere dayanırken, bazı kişilerde strese bağlı geliştiği görülmektedir.

Tik dört farklı gruba ayrılmaktadır.

–Basit motor tikler: Kişinin sık sık göz kırpması, yüzünü buruşturması, boynunu sağa veya sola sürekli çevirmesi gibi.
–Basit vokal tikler: Bireyin devamlı boğazını temizlemesi, burnunu çekmesi, hırıltılı sesler çıkarması gibi.
–Karmaşık motor tikler: Kişinin kendisini veya karşısındaki koklaması, karşısındakine sürekli dokunması, kendi kılık kıyafetini sürekli çekiştirerek düzeltme çabası gibi.

Bunun yanında doğuma yakın sorunlar, yaşlılık, psikolojik etkenler gibi etkenler tik şikayetlerinin görülme sebepleri arasında yer alır. Tik genelde erkeklerde kadınlardan daha çok görülmektedir ve başlama yaşı genelde 7 ila 11 yaş arasıdır. Tik genelde bir iki saniye süren kısa süreli davranışlardır.

Tik en sık yüz ve boyun bölgesinde görülür. Ancak kişi stresli bir durum yaşarken, tik daha sık ve daha şiddetli seyredebilir. Tik, kişinin kendine özgüvenini azaltan, toplum içinde alay konusu olmasına sebep olabilen durumlara sebep olabilir. Tik tedavisi için, öncelikle kişinin hastalık öyküsü dinlenir ve tik şikayetine sebep olan veya olabilecek ihtimaller göz önüne alınarak uygun tedavi yöntemine geçilir.

Çoğunlukla tedavi sonrası tik şikayetleri yok olmaktadır. Tik tedavisi için gerekli görülürse, tike sebep olan biyolojik hastalığın tedavisi amaçlı ilaç tedavisi, gerekli görülürse psikoterapi tedavisi uygulanır.